Üyelik Girişi
Site Haritası
Takvim
Yalıboyu Mimarlık

Pir İlyas

 

 

Pir İlyas

         Gümüşmadeni dolayısıyla Amasya’nın Gümüş adını alan bir kasabası vardır. Bukasabanın önde gelen sülalelerinden biri de Gümüşlüoğlu diye bilinir.Gümüşlüzade Şücaeddin İlyas’ın 1400’lere doğru Amasya müftüsü olarak şöhretbulduğu anlaşılıyor. Menkıbe onu aksak Timur ile karşı karşıya getirir. Önemlibir askeri kuvvet ile Amasya’ya gelen Numaneddin ül Cebbar el Mutezili adındafaziletli bir zatın başkanlığındaki heyet, Amasya ulemasını imtihana daveteder. Akli ve nakli ilimlerden on tane zor soru soracaktır. İyi cevap verildiğitakdirde Amasya halkı zulüm görmeyecek, aksi takdirde Sivas gibi Teymurlenk’inordusu tarafından urulacak, kılınçtan geçirilecektir.Şücaeddin İlyasAmasya’daki ilim heyetini toplar ve bu davete icabet eder. Sorulan sorularatereddütsüz gayet ikna edici cevaplar verir. Timur’un heyeti hayrete düşer veAmasya ve halk böylece büyük bir felaketten kurtarılmış olur.

         TimurŞücaeddin İlyas’ın ilmi derecesini takdir eder ve şehzadesi Kara Mehmet’egönderdiği fermanla onu ve yeğeni Mevlana Şemseddin Ahmed’i Şirvan’agönderir(1402). Amasya’da boşalan müftülük makamına da İlyas’ın oğluGümüşlüzade Celaleddin Abdurrahman Çelebi geçer. Şirvan’da bir müddet tedrisile meşgul olmakla birlikte Sadreddin Hayayi’nin meclislerine de katılanŞücaeddin İlyas, burada ahz-ı tarikat eyler. Timur’un vefatından (1405) birmüddet sonra yeğeniyle birlikte Şirvan’dan Amasya’ya dönen İlyas’ın buradaartık Halveti tarikatının neşrine çalıştığı görülür. Anadolu Beylerbeyi YakupPaşa’nın yaptırmış olduğu 1413 tarihli vakfiyesi ile tekke, mescid, tabhanesive çile odalarıyla tarikatın Amasya’daki merkezi haline gelir. Pir İlyas’ınburada uzun seneler hizmet verdiği ve 1433 yılında vefat ettiği anlaşılıyor.

YakupPaşa Tekkesi’nin hemen üzerinde medfun bulunduğu yere 1482 yılında II.Bayezidtarafından inşa ettirilmiş olan türbesi, enine dikdörtgen planlı olup inşakitabesi giriş kapısı üzerinde yer alır.

         “Yakin vefena makam sahiplerinin önderi, ulu şeyhlerin kutbu, Gümüşlüoğlu diye bilinenŞeyh Şücaeddin Pir İlyas için bu türbe imar edildi. Allah onun aziz ruhundan bizifaydalandırsın. Bu bina 887 yılında yaptırıldı.” Merzifon’un Kara Mağara adlıköyünün geliri de bu türbeye meşruta olarak vakfedilmiştir.

 

         Bu aradaAmasyalı şaire Mihri Hanım’ın pirin torunu olduğunu not edelim.

 

         Velilerinhayat hikayelerini anlatan eserlerde onun tasavvuf alanındaki kudretindenövgüyle bahsedilir. Vaktiyle bir rüsum uleması olmaktan mana alemlerininsırlarına vakıf bir Hakk aşığı olma yoluna geçişi aslında hiç de kolayolmamıştır. Arif-i billah Sadreddin Hayayi’nin sohbetiyle şereflendiği ve onunyanında kırk gün halvette kaldığı sıralarda, nefsin istediği şeyleri yapmamanınve nefsin istemediklerini yerine getirmenin zorluklarını yaşar. Hocasının ümmioluşu, müridin teslimiyetini adeta imkansız kılar. Yalnız başına yürümeninmümkün olmadığını da düşünerek Zeynüddin Hafi’ye gitmeye karar verir. Fakatrüyasında alemlerin efendisini görür. Peygamber efendimiz ona şöyle buyurur.“Ey İlyas!..Kalbinden başka sevgileri çıkar. Şu anda zamanın en hayırlısıSadreddin Hayayi’dir. Hizmetine koş.” Uyanır ve yaptığı hatayı kabul eder.Tövbe edip Sadreddin Hazretlerinin huzuruna koşar. Keramet ehli mürşidintalebelerine, “Pir İlyas geliyor, onu karşılayın” dediği anlatılır. Önünde dizçöken müridine de, “Peygamber efendimizin yol göstermesi nimetine herkes nailolamaz” diye buyurarak gördüğü rüyayı bildiğini işaret eder. Bundan sonra Pirİlyas’ın şeyhinin hizmetinde kalıp mücahede ve riyazetle meşgul olduğuanlaşılıyor.

         OnunAmasya’ya döndükten sonra artık Taciyye diye bilinen dergahta talebeyetiştirerek, peygamber efendimizin ahlakını anlatmak ve yaymakla meşgul olduğugörülür. Yaşayışıyla etrafındakilere örnek olur. Kendisine sorulan, “evliyanınalametleri nelerdir?”, sorusuna şu karşılığı verir. “Söz söylemek icap etse,nasihat veren olur. Evliya o kişidir ki, boş işlerle meşgul olmaz. Ve yine,Kur’an-ı Kerim okuduğunda, dinleyenlerin kalplerinin yumuşadığı kimsedir.”

Pir İlyasvefat ettiğinde, cesedi kendi bağlarındaki sofada gasledilip yıkandığı esnada,kırılan bir ağaç parçası üzerlerine düşerken doğrulup bir eliyle bu ağacı tutarve kenara bırakır. Sonra yerine uzanır. Cenaze başında bulunanlar bu haligörünce büyük bir hayrete düşerler. Bu olayın birçok kişinin imanınıgüçlendirdiği anlatılır.

         EvliyaÇelebi, Amasya’ya geldiğinde şeyhin kabrini ziyareti vesilesiyle şunları yazar.“Yüzlerce başı ve ayağı açık aşıkları vardır. Vakıfları çok olduğundan gelipgeçene nimeti boldur. Hakire ziyareti müyesser olduğu vakit, ruhları için birhatm-i şerif okumaya başladım. Mezarının duvarında bir kağıda şu beyitleryazılıydı.

 

            “Ali kulunu eyleme bigane(ye) kıyas

               Hızır ol ona her vartada ya Hızır İlyas

               Dergahına mensubdur ol beynennas

               Sal devlet bünyadına avnü ile esas”

 

         Şehirdebir zamanlar fakirlere ve yolculara yemek sağlayan imaretler arasında Pir İlyasDede İmareti’nin adı da yer alır.

 -Evliyalar Şehri Amasya'dan- 

 

 

 

 Ana Sayfa   

Ziyaret Bilgileri
Aktif Ziyaretçi4
Bugün Toplam130
Toplam Ziyaret776428
Hava Durumu
Döviz Bilgileri
AlışSatış
Dolar34.425434.5633
Euro36.250536.3957
İller Arası Mesafe
Çikolata Dünyası